irrespective ne demek?
- Göz önünde bulundurmayan
- -e bakmaksızın
- Hesaba katmayan
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.
irrespective of
- Bakmaksızın, hesaba katmadan, düşünmeden
irrespective of the fact
- Bir yana