involve ne demek?
- Yol açmak, gerektirmek
- İcap ettirmek
- Sarmak, kuşatmak
- Karıştırmak, sokmak (müşkülat veya derde)
- Duçar etmek
- Belirli bir dereceye yükseltmek
- Kapsamak, karıştırmak
- Bulaştırmak, sokmak
- Bağlamak, tabi kılmak
- İçine almak, ihtiva etmek
yol
- Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik.
- Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer
- Genellikle yerleşim alanlarını bağlamak için düzeltilerek açılmış ulaşım şeridi
- İçinden veya üstünden bir sıvının geçtiği, aktığı yer.
- Gidiş çabukluğu, hız.
- Davranış, tutum, gidiş veya davranış biçimi
- Uyulan ilke, sistem, usul, tarz, tarik.
- Yolculuk.
- Kolcuğun veya anahtarın konumlarından her biri.
- Elektronlar, iyonlar veya moleküller gibi taneciklerin hareket ettiği iz, patika.
involve with
- Bulaştırmak
- Karıştırmak
involved
- Karışık, karışmış
- Bulaşmış
- Kapsayan
- Dalmış, kapılmış
- İlişkili, ilgili
- Kolayca anlaşılamayan
- Çapraşık.