intumescency ne demek?
- Kabarma
kabarma
- Kabarmak işi.
- Duygulanma
- Kendini üstün görme, büyüklük taslama.
- Ay ve güneşin çekim etkisiyle, büyük denizlerde suların yükselmesi, met.
- Daha çok anadeniz kıyılarında, Ayın o kıyının öğlen çemberi üzerinden geçtiği sırada, deniz düzeyinde başlayan ve kıyıya doğru bir akıntı oluşturan yükselme.
- Bir filmin üzerinde fazla sıcak ya da gerilme yüzünden oluşan çıkıntı ve çukurlar.
- Intumescence.
- Flood-tide.
- Buckling.
- Rising.
intumescence
- Şişlik, şişkinlik
- Şişme, kabarma
intumescent
- Hararetle büyüyen
- Şişen, kabaran