introductory situation ne demek?
- Başlangıç durumu
başlangıç
- Bir iş, bir dönem, bir hayat vb.nin ilk bölümü
- Ön söz, giriş, mukaddime.
- Commencing.
- Starting.
- Beginning.
- Early.
- Elementary.
- Opening.
- Preliminary.
- Incunabula.
introductory
- Önsöz veya tavsiye kabilinden
- Tanıtma maksadıyle yapılan.
- Giriş niteliğinde olan, tanıtıcı
introductory speech
- Açış konuşması
situation
- Yer, mevki, mahal
- Memuriyet
- Vaziyet, durum, hal
- Görev, vazife
- Şartlar, konum
Türetilmiş Kelimeler (bis)
introductoryintroductory speechintroductory textintroductorilyintroductionintroduction ruleintroduction takdimintroductiveintroduceintroduce an insuranceintroduce oneselfintroducedintroducersituationsituation comedysituation durumsituation normal all fucked upsituation playsituation roomsituation vacantsituationalsituational analysissituational considerationsituatesituatedsituatedness