infaz etmek ne demek?
- Yargı kararını yerine getirmek, uygulamak.
- Execute, enforce, put in force.
infaz birliği
- Fusillade.
infaz için kayıtlardan çıkarmak
- Estreat.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
infaz birliğiinfaz için kayıtlardan çıkarmakinfaz masasıinfaz memuruinfazinfazcıinfazı fermaninfazı gerçekleştirmekinfazın ertelenmesiinfazın geciktirilmesiinfadinfakinfakı muhtacıninfakullahinfaletmeketmek yapmaketmeetme bulma dünyasıetme bulursun, inleme ölürsünetme bulursun, inleye inleye ölürsünetme eyleme