inceleme ne demek?
- İncelemek işi, tetkik.
Bu sorunun sistematik incelemesini yapmak bana düşmez.
A. Boysan - Bir bilim veya sanat konusunu her yönüyle geniş biçimde açıklayan eser veya yazılı araştırma
İlk çalışmaları daha çok deneme ve inceleme türünde olmuş, bunları edebî hatıraları izlemiştir.
A. Ş. Hisar - Ele alınan bir konu ya da olayın özelliklerini ve ayrıntılarını inceden inceye anlamaya çalışmak, ilgili yasa ve kuralları ortaya çıkarmak ve birtakım sonuçlar elde etmek için yapılan yöntemli çalışma.
- Bu türden çalışmalar sonunda ortaya çıkan yapıt.
- Observing.
- Compendium.
- Examination.
- Study.
- Research.
- Survey.
- Surveying.
- Analysis.
- Anatomy.
- Checkover.
- Checkup.
- Dissection.
- Inquisition.
- Investigation.
- Perusal.
- Sifting.
- Breakdown.
- Check.
- Observation.
- Shakedown.
- Exploration.
- Scrutiny.
- Canvass.
- Dissertation.
- Inspection.
- Memoir.
- Thesis.
- Verification.
- Vetting.
incelemek
- Bir işi veya bir şeyi ele alıp özelliklerini, ayrıntılarını inceden inceye, özenle anlamaya, öğrenmeye çalışmak, tetkik etmek
- To examine.
- To scrutinize.
- To observe.
- To inspect.
- To look into.
- To look over.
- To look through.
- To go over sth.
- To investigate.
inceleme dosyası
- İçerisinde kriminal inceleme sürecinde tutulan tüm kayıt ve yazışmaların bulunduğu, belirli bir sistematik doğrultusunda tanzim edilen ve saklanan dosya.
inceleme fırsatı
- Sight