imdat çağrısı ne demek?
- Distress call.
distress
- Sıkıntı vermek, sıkmak
- Felakete sürüklemek
- Endişelendirmek
- Dert, sıkıntı, üzüntü, keder
- Borca karşllık eşyaya el konulması, haciz
- Keder vermek, ıstırap çektirmek
- Borca karşılık bir kim senin eşyasına el koymak
- Üzmek, acı vermek
imdat
- "Yetişin, kurtarın" anlamlarında bir seslenme sözü.
- Tehlikede olana yapılan yardım.
- Yardım dilemek, yardım istemek, yardım beklemek.
- Help.
- Rescue.
- Succor.
- Succour.
- Relief.
- Assistance.
- Help!.
imdat çagri frekansi
- Distress frequency
çağrı
- Çağrı cihazı.
- Birinin bir yere gelmesini isteme, davet
- Cihazı.
- Anonim şirket gibi sermaye şirketlerinde ortakların, ödenmemiş sermayeyi tamamlamaya davet edilmeleri.
- Yargılama, duruşma, soruşturma ile ilgili bir işlem dolayısıyle, bir kişi ya da kişilerin yargıç ve savcı önüne gelmelerini isteme.
- 1. çakır gözlü. 2. mavi hareli göz. çağrı bey (990-1060). büyük selçuklu devleti hükümdarı tuğrul beyin kardeşi. çağrı bey müslüman olduğunda davud ismini aldı. kardeşi tuğrul ise muhammed ismini almıştır.
- Ünvan.
- Calls.
- Invitation.
- Citation.