ikaz etmek ne demek?
- Uyarmak, dikkat çekmek.
Expostulate.
Forewarn.
Tip sb off.
Wake.
Alert.
Caution.
Warn.
To warn.
To give the alert.
To sound the alert.
Awaken.
ikaz etme
Excitation.
ikaz edici
Cautionary.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.