ihtiyaçlarını karşılamak ne demek?
Provide for.
provide
- Önlem almak, hazırlıklı olmak
- İhtiyacını karşılamak
- Tedarik etmek sağlamak, bulmak
- Önceden hazırlamak
- Vermek, bulup vermek
- Şart koşmak
- Karşılamak, temin etmek
ihtiyaçları karşılanmak
Be provided for.
karşılamak
- Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- Karşılık olmak, denk gelmek, tekabül etmek
- Söylenen, yapılan, bildirilen bir şeyi olumlu veya olumsuz bulmak
- Önlemek, durdurmak.
- Boksta karşı oyuncunun yumruklarını savmak.
Meet.
Greet.
Welcome.
Answer.
Provide.
karşılamak
- Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- Karşılık olmak, denk gelmek, tekabül etmek
- Söylenen, yapılan, bildirilen bir şeyi olumlu veya olumsuz bulmak
- Önlemek, durdurmak.
- Boksta karşı oyuncunun yumruklarını savmak.
Meet.
Greet.
Welcome.
Answer.
Provide.