ihdasi ne demek?
- Hak doğuran, kurucu.
- Hak doğurucu.
hak
- Toprak.
- Adalet.
- Adaletin, hukukun gerektirdiği veya birine ayırdığı şey, kazanç
- Dava veya iddiada gerçeğe uygunluk, doğruluk.
- Geçmiş ve harcanmış emek.
- Pay.
- Emek karşılığı ücret.
- Doğru, gerçek
- Maden, ağaç, taş üzerine elle yazı veya şekil oyma.
- Kâğıttaki yazıyı kazıma.
ihdas
- Ortaya çıkarma, meydana getirme.
- Kurma.
- Bk. bulgucuk
- Yeniden bir şey yapmak, ortaya koymak, meydana koymak.
Setting up, establishment.
Creation, invention.
To set up, establish.
To create, invent.
ihdas etmek
- Ortaya çıkarmak, meydana getirmek.