ifsad ne demek?
- Bozmak
- Azdırmak
- Fesada uğratmak
- Fitne salmak
- Karıştırmak
bozmak
- Bir şeyi kendisinden beklenilen işi yapamayacak duruma getirmek.
- Bir yerin, bir şeyin düzenini karıştırmak
- Dokunmak, zarar vermek.
- Geçersiz bir duruma getirmek
- Büyük parayı küçük birimlere ayırmak.
- Bozguna uğratmak, yenmek, mağlup etmek.
- Altını paraya çevirmek, bozdurmak.
- Yabancı ülke parasını Türk parasına çevirmek.
- Bk. karıştırmak
- Gum up.
ifsad etmek
- Bozmak
ifsadat
- (İfsad. C.) İfsadlar, kargaşalıklar, fesada uğratmalar.