icbar etmek ne demek?
- Birine istemediği bir işi zorla yaptırmak, zorlamak, zorunda bırakmak.
- To compel, to constrain zorlamak.
icbar etme
- zorlama
icbar
- Zorlama, zorunda bırakma.
- Zor. Zorlama. Cebretmek.
- Compulsion.
- Coercion.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.