işportacı tezgahı ne demek?
Pitch.
işportacı
- İşporta ile mal satan satıcı
- İşporta işiyle uğraşan kişi.
Hawker, peddler, street vender.
Hawker.
Pedlar.
Peddler.
Street peddler.
Handseller.
Pitchman.
işportacılık
- İşportada mal satma işi.
- İşporta işini yapma.
To hawk, to vend.
Peddling.
Hawking.
tezgah
- Genellikle dükkânlarda satıcıların önündeki uzun masa; tersane.
- Genellikle dükkânlarda satıcıların önündeki uzun masa
- Kahve, meyhane vb.nde müşterilerin üzerinde yiyip içtikleri uzun masa veya büfe
- Üzerinde genellikle el veya küçük makinelerle iş görülen yapım aracı.
- Tersane.
- Genellikle yasal olmayan bir işi yapmak için tutulan uygunsuz yol.
- Dokuma aleti. (Osmanlıca'da yazılışı: tezgâh)
- Iş masası.
- Bk. tezgah
Bench.