hustle and bustle ne demek?
- Itip kakma, itişme, koşuşturma, yoğun faaliyet, dolandırma
hustle
- Acele ettirmek, sıkıştırmak
- Sıkboğaz etmek
- Koşuşturmak, çabuk olmak
- Hile ile satmak, yaltaklanmak
- İtmek, itelemek, dürtmek
- Kalabalıkta itişmek, itişip kakışmak
- İtip kakmak
- Acele ettirmek veya etmek
- Eline çabuk olmak
- Hileli satış yapmak, hile ile para kazanmak
hustle s.o. into
- Birini apar topar (bir yere) sokmak.
and
- Yemin içmek, yemin etmek.
- (İngilizce) ve, ile, de
- (bağlaç) ve, de, ile
bustle
- Telaş etmek, koşuşturmak
- Telâş etmek, koşuşmak, acele ile hareket etmek
- Acele ettirmek
- Telaş, koşuşma, acele
- Eskiden kadınların eteklerini kabarık tutmasl için kalça kısmına taktıkları yastık gibi şey