hoşbeş etmek ne demek?
- Konuşmak, söyleşmek. Sohbet etmek.
Birkaç köylü ile hoşbeş ettim.
Y. K. Karaosmanoğlu - Chat, have a chat, have a gossip, have a yarn.
hoşbeş
- Hatır sormak amacıyla söylenen ilk sözler
- Selamsabah, hatır sorma, birbirine rastlayan iki ahbab arasında söylenilen ilk sözler.
- Brief and friendly chat.
- Confab.
- Chat.
- Talk.
- Gossip.
- Confabulation.
hoşbeğ
- Neşeli, iyi huylu bey.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.