hendek ne demek?
- Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur
Bir hendekten çıkıp öbürüne giriyor, bir çukurdan kurtulup bir başkasına dalıyordu.
O. V. Kanık - (Bak: Handek)
- Toprağa gömülecek boruları döşemek için açılan yarık.
- Bk. hendek
- Ditch.
- Trench.
- Moat.
- Gutter.
- Drain.
- Open ditch.
- Digging pit.
- Catchwater drain.
- Catchwater.
- Grip.
- Float.
- Fosse.
- Dike.
hendek
- Geçmeye engel olacak biçimde uzunlamasına kazılmış derin çukur
- (Bak: Handek)
- Toprağa gömülecek boruları döşemek için açılan yarık.
- Bk. hendek
- Ditch.
- Trench.
- Moat.
- Gutter.
- Drain.
- Open ditch.
hendek açan kimse
- Ditcher.
hendek açılması
- Ditching.