held ne demek?
- Hold.
- Tutmak, kavramak, tıkamak, kaldırmak, el koymak, alıkoymak, gözaltına almak, devam etmek, almak, barındırmak, muhafaza etmek, karara bağlamak, çekmek, dayanmak, sadık kalmak, geçerli olmak, durmak
held a grudge
- Kin besledi, kan güttü, garezi oldu, kin tuttu
held back his curiosity
- Merakını zapt etti, kendini tuttu, öğrenme arzusuna rağmen burnunu sokmadı