hedcan ne demek?
- Yavaş yürüyüş.
yavaş
- Dikkat et, acele etme!
- Hızlı olmayan, çabuk karşıtı.
- Yumuşak huylu, yumuşak başlı.
- Alçak, hafif.
- Alçak, hafif bir biçimde
- Hızlı olmayarak.
- Ağırbaşlı; yumuşak huylu, sakin.
- Şefkatli, sevecen.
- Slow.
- Gingerly.
hed
- Radyasyon ölçüm birimi, Derideki kızarıklık derecesine göre radyasyon miktarını belirleyen ölçüm biçimi.
- Hed.
- He had
- He would.
- Sahip oldu, geçmiş zamanı göstermek için zamir ile birlikte kullanılan fiil (Yazılışı: he'd)
hed better not
- Yapmazsa daha iyi eder, yapmaması tercih edilir, yapmamalı (Yazılışı: he'd better not-)