hayal aleminde yaşamak ne demek?
- Live in an ivory tower.
hayal
- Zihinde tasarlanan, canlandırılan ve gerçekleşmesi özlenen şey, düş, imge, hülya
- Belli belirsiz görülen şey, gölge.
- Görüntü.
- İmge.
- Aydınlatılan bir perde arkasında deri veya kartondan yapılmış, hareket edebilen resimler ve bunlarla oynatılan oyun
- Bk. görüntü, resim
- Bk. düşlem
- Bk. gölge
- Gölge.
- 1. insanın kafasında canlandırdığı şey. 2. bir olay veya eşyanın zihinde kalan izi. 3. gerçekte olmadığı halde görüldüğü sanılan şey, görüntü.
hayal ağacı
- (Kar.) Karagöz perdesinin arkasında, üst sol köşesinde "Y" harfi biçiminde gereç. Buna kimi tasvirler sıkıştırılır. Peş tahtaya takılır, tasvirler bu çatal ağaca dizilir.
- Gerginin üst sol köşesinde bulunan «Y» biçimindeki destek. Buna bazı tasvirler sıkıştırılır ya da tasvirler bu çatal ağaca dizilir
yaşamak
- (mecaz) Varlıklı, endişesiz, hoş vakit geçirmek, keyif sürmek
- (mecaz) Keyfi yerine gelmek, mutlu olmak, işleri yolunda olmak
- (mecaz) Bir durumu yaşar gibi olmak, bir durumla özdeşleşmek, duymak, hissetmek
- Canlılığını, hayatını sürdürmek
- Sağ olmak.
- Varlığını sürdürmek.
- Oturmak, eğleşmek.
- Geçinmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak veya olmak.
- Görüp geçirmek, başından geçmek