hatalı ne demek?
- Hatası olan, yanlışlığı bulunan.
- Bk. yanlış
Wrong.
False.
Erroneous.
Inexact.
Inaccurate.
Amiss.
Delinquent.
Errant.
Erring.
Faulty.
Illegitimate.
Improper.
Incorrect.
Mistaken.
Solecistic.
Unsound.
Defective.
Fallacious.
Imperfect.
Flawed.
In the wrong.
At fault.
Faulty expression.
yanlış
- Bir kurala, bir ilkeye, bir gerçeğe uymama durumu, yanılgı, hata.
- Bir kurala, bir ilkeye, bir gerçeğe uymayan, aykırı olan, hatalı
- Bir biçimde, yanlış olarak, hatalı olarak
- Biçimsel düşünme yasalarına uymayan, düşünülen şeyle uyuşmayan.
- Yanlış bir biçimde, yanlış olarak, hatalı olarak
- Doğru olmayan, biçimsel düşünme yasalarına uymayan.
- Düşünülen şeyle uyuşmayan. Karşıtı bk. doğru.
- Sözeden dildeki 'yanlıştır' birli yükleminin içlemi olanyanlış olma özelliği. || Doğruluk çizelgelerinde geçen 'Y' yada '0' simgesi bu özelliğin sözeden dildeki adıdır. || Krş.. doğruluk değeri, doğru.
Amiss.
Errant.
hatalı adres
Bad address
hatalı arama
Bad seek