hasırlı ne demek?
- Hasırı olan, hasırla kaplanmış olan
Geniş hasırlı sofanın bir kenarına da biz büzüşmüştük.
F. R. Atay - Hasırla kaplanmış şişe.
- Covered with matting.
hasırla avcılık
- Su yüzeyine yatırılan hasırların gölge oluşturmasıyla zıplayan balıkların özellikle mehtaplı gecelerde avlanması.
- Fishing with floating mats.
hasırla kaplamak
- Cane.