hapining ne demek?
- Vaki
vaki
- Olan, olmuş
- Bk. gerçek
- Bk. koruyucu
- Sth which has happened.
- Happening.
- True.
- Actual.
- Hapining.
- Occuring.
- Taking place.
hapis
- Bir yere kapatıp salıvermeme.
- Yasalara göre suçu belirlenen bir kimseyi cezaevine koyma cezası.
- Cezaya çarptırılmış suçluların kapatıldıkları yer, cezaevi, hapishane
- Pulları salıvermemek, kapatmak temeline dayanan bir çeşit tavla oyunu.
- Mahpus.
- (Bak: Habs)
- Prison.
- Imprisonment.
- Confinement.
- Gaol.
hapis cezası ilamı
- Mittimus.