hanging down untidily ne demek?
- Salkım saçak
salkım
- Üzüm gibi, birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan meyve
- Ana saptan çıkan yan çiçekleri sapları hep aynı uzunlukta olan çiçek durumu.
- Baklagillerden, salkım durumunda mor çiçekler açan ve çoğu asma gibi çardağa sarılan ağaç türü ve çiçeği (Wistaria sinensis).
- Topla atılan demir parçaları.
- üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş. üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek. akasya
- Üzüm gibi birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan yemiş.
- Üzerinde kısa saplı dallar bulunan çiçek topluluğu.
- Akasya.
- Bunch.
- Cluster.
hanging
- Asma
- Ipe çekerek idam
- Oda duvarlarına asılan kumaş
- Asılı, sarkan
- Askıda kalmış, bir sonuca varılmamış
- Idama layık
- Idam cezası vermeye meyilli.
- Asma, sarkma, ipe çekme, duvar kağıdı, duvar kumaşı, asılma
hanging arm walks
- Asılı ilerleme
down
- Aşağıya doğru
- Keyifsiz, morali bozuk
- Hav
- Aşağı, aşağıya
- Aşağı indirmek, alaşağı etmek, yere yıkmak, devirmek, düşürmek
- İniş
- İnce kuş tüyü, yonda
- İnce tüy, ayva tüyü
- Yenmek (sporda)
- Bir yudumda içmek, mideye indirmek.
untidily
- Dağınıkça, dağınık bir şekilde, düzensizce, düzensiz bir şekilde, düzenli olmayan bir şekilde
Türetilmiş Kelimeler (bis)
hanginghanging arm walkshanging baskethanging bunch of fruithanging by the armhanging by the feethanging by the kneehanging by the leghanging committeehanging from the ceilinghangihangi akla hizmet ediyorhangi bağbozumu en iyisihangi birihangi dağda kurt öldüdowndown and outdown and out wit fludown arazıdown arrowdown arrow icondown arrow keydown at heeldown at heelsdown at the heeldowDow işlemidow jones averagedow jones dizinidow jones endeksi