hamule ne demek?
- Yük taşıyan nakil vasıtalarının yükü.
- Kâğıt dolgu maddesi.
- Yük.
- Bk. yük
Freight.
Load.
Cargo.
Dead-weight.
Freightage.
Embarkation.
Charge.
Lading.
Thrust.
Little hook.
yük
- Araba, hayvan vb.nin taşıdığı şeylerin hepsi
- Bir şeyin ağırlığı.
- Araba, hayvan vb.nin taşıyabildiği miktar.
- Eşya.
- Birinin üzerine almak zorunda kaldığı ağır görev.
- Tedirginlik veren şey, engel.
- Bir cismin yüzeyinde biriken elektrik miktarı.
- Yüz bin kuruşluk mal veya tutar
- Bir özdeğin ya da bir ortamın eksicik önelcik dengesinin bozulması ile oluşan elektriklik hali. 2 Bir elektrik çevriminin ya da bir işlergenin güç çıktısı.
- Bir yoğunlaç ya da akımsaklar üzerinde toplanmış erke.
hamule senedi
- Bk. yük senedi
- Bk. yük belgesi
hamuler
- Şekli kanca veya çengel gibi olan.
Hamular.