halk ne demek?
- Aynı ülkede yaşayan, aynı uyrukta olan insan topluluğu.
- Aynı soydan gelen, ayrı ülkelerin uyruğu olarak yaşayan insan topluluğu.
- Bir ülke içerisinde yaşayan değişik soylardan insan topluluklarının her biri.
- Belli bir bölgede veya çevrede yaşayanların bütünü
Bütün köy halkı orada idi.
Ö. Seyfettin - Yöneticilere göre bir ülkedeki yurttaşların bütünü, kamu
Bilmiyorlar ki halk, halkın diliyle konuşan sanatkârla birliktir.
O. V. Kanık - Aydınların dışında kalan topluluk.
- Yaratma.
- Penisin kabuklanması.
- Belli bir ülkede yaşayan, kan birliği taşıyan, aynı dili konuşan, benzer yaşama alışkanlıklarını sürdüren, ortak bir tarihi olan insanların oluşturdukları büyük birlik (Halk terimi aynı zamanda; birbirlerinden dil ve köken bakımından ayrı olan, ama ortak bir devlet yönetimiyle birleşmiş bulunan ahali için de kullanılır. Daha geniş anlamda, bir ulusun belli bir çevresi içinde yaşayan bölümü de bu terimle karşılanır: Anadoluhalkı gibi).
- Boğaz.
- Folk.
- Public.
- Popular.
- Communal.
- Vulgar.
- The people.
- People.
- The crowd.
- The community.
- The vulgar.
- Demos.
- The million.
- Populace.
- Grass roots.
- Demo-.
- Community.
- Country.
- Folks.
- Population.
- Nation.
- The common people.
- Crowd.
- Public body.
- Commonwealth.
- Rank and file.
- The millions.
- Populace populacy.
- Resident community.
- Resident population.
- Society.
- Nook; a corner.
- Peuple
halk adamı
- İçinden çıktığı halk kesiminin bütün özelliklerini yakından bilen, halk tarafından sevilen kimse.
halk ağzı
- Aynı lehçe içinde daha küçük ayrılıklar gösteren ve belli yerleşim bölgelerine özgü olan konuşma dili.