haksızlık ne demek?
- Haksız olma durumu.
- Hak ve adalete aykırılık
Sicil müdürü bu haksızlığa karşı köpürüyor.
M. Ş. Esendal - Wrongness.
- Injustice.
- Wrong.
- Inequity.
- Iniquity.
- Invidiousness.
- Tort.
- Unjustness.
- Unrighteousness.
- Wrongdoing.
- Wrongfulness.
- Unfairness.
- Raw deal.
- Rough deal.
- Grievance.
- Injury.
- Partiality.
haksız
- Hak ve adalete uygun olmayan.
- Davası, iddiası, davranışı, düşüncesi doğru ve yerinde olmayan (kimse).
- Unjust.
- Unfair.
- False.
- Wrong.
- Unjustified.
- Undeserved.
- Unearned.
- Ill-gotten.
haksızlık bu
- It is not fair.
haksızlık eden kimse
- Wrongdoer.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
haksızlık buhaksızlık eden kimsehaksızlık etmekhaksızlık karşısında öfkelenmehaksızlık yapan kimsehaksızlık yapmakhaksızlıka uğramakhaksızlığa karşı yapılan mitinghaksızlığa uğramakhaksızlığa uğramışhaksızlığa uğramış olanhaksızlığa uğrayan kimsehaksızhaksız alıkoyma tazminat davasıhaksız bozmahaksız bulmakhaksız davranış