grooms ne demek?
- Damatlar
damatlar
- Sons in law
groomsman
- Sağdıç
- Sağdıç, düğünde güveye refakat eden erkek.
groom
- Kendine itina etmek
- Hazırlamak, giyinmek
- Yetiştirmek
- Kaşağılamak
- Bir işe hazırlamak
- Seyis, uşak
- Güvey
- İngiliz sarayının hademelerinden biri
- Tımar etmek
- Çeki düzen vermek