groats ne demek?
- Kabuksuz tahıl, öğütülmemiş tahıl
- Dövülmüs kabuksuz buğday veya yulaf.
groat
- İngilizlerin dört penilik eski bir gümüş parası.
- Groat, dört peni değerinde olan gümüş para (eskiden İngiltereâde kullanılan)
groan
- Figan etmek
- İnleyecek derecede ıstırap çekmek
- Gıcırdamak
- Sıkıntı
- İnlemek, ah etmek
- Yük altında olmak
- Hasret çekmek
- İnilti, figan
- Sızlanmak