green beans with meat ne demek?
- Etli taze fasulye
etli
- İçinde et bulunan.
- Eti çok olan.
- Dolgun, kalın
- Yenecek kısmı çok olan (meyve).
- Plump.
- Made with meat.
- Pulpy.
- Containing meat.
- Meaty.
- Paella.
green
- Yeşile boyamak
- Yeşermek, yeşile boyanmak
- Yeşil
- Yeşillendirmek
- Yeşillikle kaplanmış, yeşermiş
- Çimen, çayır, yeşillik
- Taze, canlı
- Ham, pişkin olmayan
- Acemi, cahil, toy
- Yarışa girmemiş (at)
green algae
- Yeşil yosun
beans
- Fasulye kadar, çok az, küçücük, fazla değil (örneğin; "I know beans about music {Müzik hakkında çok az biliyorum}"); (Argo) bir kimsenin kafası, baş; (Argo) para, mangır (örneğin; "I've worked for this company for fifteen years, but I still don't have beans {Bu şirket için on beş yıldır çalışıyorum ama halen para alabilmiş değilim}"); (Uyuşturucu Argosu) kokain; meskalin; amfetamin; yatıştırıcılar, sakinleştiriciler
with
- İle birlikte
- Birlikte, beraber
- İle
- -den
- -e
- -e rağmen
- İle beraber
- Karşı
- Geri
Türetilmiş Kelimeler (bis)
greengreen algaegreen almondgreen amaranthgreen apple aphidgreen assemblygreen beangreen beansgreen beltgreen blindgreecegreedgreedilygreedily and noisilygreedinessbeansbeans with chopped onionsbeanshootbeansproutbeanstalkbeanbean burittobean curdbean feastbean goosebeabeablebeachbeach ballbeach buggy