giyinme ne demek?
- Giyinmek işi.
- Wear.
- Dressing oneself.
giyinmek
- Kendi üzerine giymek
- Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek
- Ağır bir söze veya davranışa, sesini çıkarmadan içerlemek.
- Dress.
- Put on.
- Groom.
- Tog oneself up.
- To get dressed.
- To dress oneself.
- To put on.
giyinme çadırı
- Sirk sanatçılarının gösteriye hazırlandıkları çadır.
- Dresing -room tent.
- Tente-loge
giyinme odası
- Sanatçıların tiyatroda giysilerini giyip çıkardıkları oda.
- Oyuncuların soyunup giyindikleri, makyaj yaptıkları oda.
- Dressing room.
- Darstellergarderobe, Ankleideraum, Garderobe, Ankleidekabine, Künstlergarderobe
- Loge d'artistes