gidip gelme ne demek?
- Gidiş dönüş
- Oscillation.
- Turn.
gidiş
- Gitme işi.
- Gitme biçimi, tempo.
- Tutum, durum, davranış
- Bir yere gitme.
- Gait.
- Pattern.
- Stream.
- Tack.
- Way of life.
- Course.
gidip gelmek
- Go and return, go regularly, get about, seesaw, shuttle.
- Run.
gidip gelen
- Intermittent.
gelme
- Gelmiş olan.
- Yetişme.
- Bir ışının, kaynağından çıkarak bir ayna yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine erişmesi.
- Gelmek işi.
- Coming.
- Concourse.
- Arriving.
- Arrival.
- Originating from.
- Derived from.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
gidip gelmekgidip gelengidip gelen otobüsgidip almakgidigidicigidici kimsegidicilikgidiklagidgid tapewormgida allerjisigidalgiddilygelmegelme açısıgelmekgelmesi icap edengelmesini emretmekgelmesini sağlamakgelmeyen kimsegelgel castinggel demesi kolay ama git demesi güçtürgel denilen yere gitmeye ar eyleme, gelme denilen yere gidip yerini dar eylemegel electrophoresis