gerekli ne demek?
- Yapılması, olması veya bulunması uygun olan, yerinde olan, lüzumlu, vacip
Bize gerekli olan şey, adamakıllı bir harita, bir de kılavuz.
H. E. Adıvar - Bkz. lazım
- Necessary.
- Essential.
- Wanted.
- Requisite.
- Imperative.
- Indispensable.
- Material.
- Needful.
- Obligatory.
- Ought.
- Integral.
- Required.
- Needed.
- Mandatory.
- Positive.
- Serviceable.
lazım
- Bir şeyin temeli veya özü
- Gerek, gerekli
- Bkz. neseser, lüzumlu
- Bk. geçişsiz eylem
- Tıbbi bir birleşik için gerekli olan
- Gerekli şey, gerekçe
- Lüzumlu, gerekli. (Osmanlıca'da yazılışı: lâzım)
- Requisite.
- Needed.
- Required.
gerekli aygıt
- Native device.
gerekli çoğunluk
- Quorum.