geniş zaman kipi ne demek?

  1. (Derleme.. zamansızlık, zaman dışı olmaktık) Eylemin her zaman yapıldığını veya yapılmakta olduğunu ya da yapılacağını belirten zaman ve kip. Türkçede bu kip -e-r- veya -i-r- ekiyle kurulur :1. severim(sev-er-im) 2. K.T.seversin(sev-er-sin) 3. K.T.sever(sev-er) 1. K.Ç.severiz(sev-er-iz) 2. K.Ç.seversiniz(sev-er-sin-iz) 3. K.Ç.severler(sev-er-ler) 1. K.T.gelirim(gel-ir-im) 2. K.T.gelirsin(gel-ir-sin) 3. K.T.gelir(gel-ir) 1. K.Ç.geliriz(gel-ir-iz) 2. K.Ç.gelirsiniz(gel-ir-sin-iz) 3. K.Ç.gelirler(gel-ir-ler) vb
  2. (en)Aorist, timeless.
  3. (fr)Aoriste, atemporal

geniş zaman kipinin hikayesi

  1. Geçmişten geleceğe uzanan geniş bir zaman kesitini içine alan, fiilin sürekli olarak yapıldığını bildiren oluş ve kılışları geçmiş zamana aktararak veren birleşik kip: -r, -Ar, -Ir/-Ur geniş zaman eklerine i-di hikâye ekinin eklenmesi ile kurulur: gelirdim, otururdu, söyleşirdi, anlatırdınız, görürlerdi gibi. || Bu birleşik kipin olumsuzu -mazdı ekiyle kurulur: almazdım, gelmezdim, oturmazdı, konuşmazdık, görmezlerdi vb. Kalfa büyük hanımla hiç geçinemezdi (R. N. Güntekin, Kızılcık Dalları, s. 90). Bunların yanında, her zaman küçük, fakir kulübeler de göze çarpardı (H. N. Zorlutuna, Aydınlık Kapı, s. 110). Cuma ve pazarları Küçüksu, Göksu, Kalender, Çubuklu gibi incesaz yerlerine, mesirelere gidilirdi (. Ş. Hisar, Boğaziçi mehtapları, I. Boğaziçi medeniyeti, s. 9). Dünyada hiç bir güzelliğin kalmayacağından korkardım (T. Buğra, Yalnızlar, s. 161). O bu yolu ötedenberi severdi (A. H. Tanpınar, Huzur, s. 37). Katılsaydınız ne kadar verimli bir toplantı yapıldığını görürdünüz. Onlar hiç yazlığa gitmezlerdi vb.
  2. (en)Historic present.
  3. (fr)Perfectif de l’aorist, présens narrativ

geniş zaman kipinin rivayeti

  1. Geniş bir zaman kesiminde gerçekleşen oluş ve kılışları dyuma (rivayete) dayanarak anlatan birleşik kip türü: -r, -Ar, -Ir/-Ur geniş zaman eklerinden sonra i-miş rivayet ekinin getirilmesi ile kurulur. 3. şah. çokluk çekimi dışında kalan şahıs ekleri rivayet ekinden sonra gelir. Rivayet eki, eklendiği fiilin dil ve dudak benzeşmelerine uyar: alırmışım, başlarmışsın, çalarmış, dokunurmuşuz, ellermişsiniz, içerlermiş vb. O, bazı sabahları, uykusu kaçarmış da bir türlü uyuyamazmış (A. Ş. Hisar, Ali Nizami Beyin Alafrangalığı ve Şeyhliği, s. 220). O otururken, vücudu uzun boylu, ayağa kalkınca bacakları kısa görünürmüş (A. Ş. Hisar, Geçmiş Zaman Fıkraları; Sultan Aziz’e Dair, s. 71). Ahmet Vefik Paşa Paris’te elçimiz bulunurken, beyaz bir araba ile gezinirmiş (A. Ş. Hisar, Geçmiş Zaman Fıkraları, Ahmet Vefik Paşaya Dair, s. 116). Eski hatıralarını anlata anlata bitiremezmiş. O zaman böyle fenerler yanmazmıştır. Karanlık, buradan, perde perde helezonlar hâlinde yayılır, gidermiştir (S. F. Abasıyanık, Bütün Eserleri 3, Medarı Maişet Motoru: Birtakım İnsanlar, s. 194) vb.

zaman

  1. Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit
  2. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit
  3. Belirlenmiş olan an.
  4. Çağ, mevsim.
  5. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler.
  6. Dönem, devir
  7. Bir süre ile ilgili durum ve şartlar
  8. Güneş ve yıldızların öğlene göre açısal uzaklığına karşılık bir ölçü.
  9. Bk. çağ
  10. (Derleme.. fiillerde Zaman) Eylemlerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, geniş zaman, gelecek zaman kavramı: Geldi, gelmiş, geliyor, gelir, gelecek, geldiydi, geliyormuş, hastaydı vb.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

geniş zaman kipinin hikayesigeniş zaman kipinin rivayetigeniş zaman kipinin şartıgeniş zaman ekigeniş zaman görünümügeniş zaman isim fiiligenişgeniş açıgeniş açık hendekgeniş açılıgeniş açılı ışıklıkgeniş açılı ışıldakgeniş açılı ışıngeniş açılı mercekgeniş açılı üçgengeniş açılılargenigenialgenialitygeniallygeniczamanzaman adamızaman akorduzaman alanzaman algısızaman aralığızaman aralıklı çekim düzenizaman araligi saatizaman asimizaman aşıldızamairzamzam gelmekzam görmekzam onunkizam paketi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın