gelgit ne demek?
- Boşuna gidip gelme.
- Ay ve güneşin yer yuvarlağı üzerindeki çekim güçleri sebebiyle deniz yüzünde, özellikle ana denizlerde su düzeyinin alçalması, kabarması olayı, medcezir.
- Ay ve Güneşin yeryuvarı üzerindeki çekim güçleri nedeniyle deniz yüzünde, özellikle anadenizlerde görülen düzey değişmeleri.
Tides.
Flux and reflux.
Ebb and flow.
Tide.
The tides.
The tide.
Useless coming and going.
Ebb and flood.
Marée
boşuna
- Boş yere, yararsız yere, gereksiz, beyhude, nafile, tevekkeli
Fondly.
Futile.
Hopeless.
For nothing.
To no effect.
Uselessly.
To little avail.
Without avail.
To no end.
gelgit akıntısı
- Özellikle anadeniz kıyılarındaki sığ koy ve boğazlarda görülen, kabarma sırasında denizden karaya, çekilme sırasında da ters yönde oluşan akıntı.
Tidal current.
Courant de marée
gelgit çizelgesi
Tidetable