gafil ne demek?

  1. Aymaz

    Ben gafil bir kız değilim.

    A. Gündüz
  2. Dikkatsiz, iyi düşünmeyen, uyanık olmayan. Haberi olmayan, ihtiyatsız, başına geleceği önceden düşünmeyen. Allah'ı unutan. Kendi gayr-ı meşru zevkine dalan. (Günde bir taşı bina-yı ömrümün düştü yere,Can yatar gafil, binası oldu viran bihaber. (Niyazi-i Mısri)
  3. (en)Unaware.
  4. (en)Inattentive.
  5. (en)Unwary.
  6. (en)Unaware (of.
  7. (en)Remiss.
  8. (en)Unguarded.

aymaz

  1. Çevresinde olup bitenlerin farkına varmayan, sezmeyen (kimse), gözü bağlı, gafil, bilgisiz.
  2. (en)Unaware.
  3. (en)Heedless.

gafil avlamak

  1. Umulmadık, beklenmedik bir zamanda yakalamak, zor duruma düşürmek.
  2. (en)Catch smb.
  3. (en)Unawares, take smb.
  4. (en)Catch, come on, come upon, catch smb.
  5. (en)Napping, nick.
  6. (en)Take by surprise

gafil avlanmak

  1. Zor duruma düşürülmek.
  2. Beklenmedik bir sırada yakalanmak, habersiz ve hazırlıksız bir anda bir olayla karşılaşmak.
  3. (en)To be caught unawares, to be caught off one's guard.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

gafil avlamakgafil avlanmakgafil avlayarakgafil bulunmakgafilanegafilengafilleşmekgafillikgafillik etmekgafilliketmekgafgaf yapangaf yapmakgafagafabıçkısı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın