güverte köprüsü ne demek?

  1. (en)Flying bridge.

flying

  1. Uçma, uçuş
  2. Tayyarecilik, havacılık: uçan
  3. Havacılıkla ilgili

güverte

  1. Gemide ambar ve kamaraların üstü
  2. Geminin anbar veya kamaralarının üstü, gezilecek kısmı.
  3. (en)Deck of a ship.
  4. (en)Deck.
  5. (en)Tween deck.

güverte filikası

  1. (en)Deck boat

köprü

  1. Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı
  2. İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey.
  3. Geminin önünü iyice görecek bir yükseklikte, sancaktan iskeleye kadar kurulan kumanda yeri.
  4. Güreşte omuzları yere değdirmemek için ayakları ve alnı yere dayayıp beli yukarı kaldırarak alınan durum.
  5. Vücudun, sırt yere dönük olarak el, baş veya diz yere dayanarak yay biçimi aldığı durum.
  6. Olmayan dişlerin yerini tutmak veya takma dişleri ağızdaki dişlere sağlam tutturmak amacıyla yapılan diş protezi.
  7. Vücudun, sırt yere dönük olarak el-taban, baş-taban ya da el-diz, baş-diz dayanak yüzeyleri arasında yay biçimi dayalı bulunduğu durum.
  8. Tellerin gövde üzerinde durmasını sağlayan metal parça.
  9. Hat boyunca devam eden iki papilin daralarak birbirine bir noktada temas etmesi ve tekrar ayrılması ile oluşan parmak izi karakteristiği.
  10. Verici bir yayaçla ortak bir besleme kablosu ve dalgalıktan yararlanan resim ve ses vericilerinin çıkışlarının bağlandığı aygıt

Türetilmiş Kelimeler (bis)

güvertegüverte filikasıgüverte gibi yergüverte iskelesigüverte kamarasıgüverte kirişigüverte merdivenigüverte planıgüverte subayıgüverte tahtasıgüvercingüvercin ağacıgüvercin bağırsak solucanıgüvercin besleyicisi hastalığıgüvercin bitiköprüköprü altı çocuğuköprü ayağıköprü bloğuköprü çivisi
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın