güngörmüş ne demek?

  1. İyi yaşamış

    Anadolu şoförlerinin birçoğunda ben böyle güngörmüş, hâline göre para yemiş eski kibarlar hâli gördüm.

    R. N. Güntekin
  2. Birçok hayat deneyimi bulunan (kimse)

    Ayşe Hanım, güngörmüş, yaş yaşamış kadındır.

    S. M. Alus
  3. Çok yaşlı

    Ağaçların çoğu da güngörmüş, dev boylu bitkilerdir.

    S. Birsel
  4. Tecrübeli, iyi günler yaşamış.

iyi

  1. İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı
  2. Bol, yararlı, kazançlı.
  3. Çok.
  4. Uğurlu, hayırlı, iyilik getiren.
  5. Esen, sağlıklı.
  6. Yerinde, uygun.
  7. Yeterli, yetecek miktarda olan
  8. Öğrencinin değerlendirilmesinde kullanılan orta ile pekiyi arasındaki not.
  9. (Geniş anlamında) a. İşe yarar, ereğine, özüne uygun, doğru yapılmış; doğasına uygun. b. İstenmeğe değer olan. c. Değere yönelmiş, değere ilişkin, değerle belirlenmiş, değerli.
  10. Ahlâkın ve ahlâk felsefesinin temel kavramı: Ahlaksal değer; ahlaksal olanın olumlu ana niteliğini gösteren özel kavram; ahlâkça değerli olan (karşıt kavramı: kötü). Ahlâk felsefesinde şu anlamlarda kullanılır: a. (Skolastikte) Tanrı'nın istemiş olduğu dünyadaki varlık düzeni ile uyum. b. (Kant'ta) İstencin, içerik bakımından değil de, yalnızca ahlâk yasasınca belirlenmiş olan biçimsel niteliği.

güngörmüşlük

  1. Hayat tecrübesi çok olma

güngörmek

  1. Mc: İkbal, refah, saadet, mutlu olarak yaşamak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

güngörmüşlükgüngörmekgüngörmezgüngörmez yakagüngör
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın