göz açtırmayan ne demek?
- Watertight.
göz açtırmamak
- Başka bir iş yapmasına vakit ya da olanak vermemek.
- Başka bir iş yapmasına vakit veya imkân vermemek.
- Give no respite.
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.