gövde ne demek?
- Bir şeyin asıl bölümü.
- İnsan bedeninde baş, kol ve bacaklar dışında kalan bölüm.
- Hayvanlarda baş, ayak ve kuyruktan, ağaçlarda kök ve dallardan geri kalan bölüm.
Ağaç gövdelerini yonttular, günlerce uğraştılar, bir kağnı yaptılar.
Ahmet Hikmet Müftüoğlu - Kesilmiş hayvanın, sakatatları alındıktan sonraki durumu.
- İsim ve fiil köklerinden yapım ekleriyle türetilmiş kelime.
- Sesini elektrik ve yardımcı düzenekler aracılığıyla duyurabilen telli çalgıların içi dolu geniş bölümü.
- Bk. kubuz.
- Alıcı, gösterici, basım aygıtı gibi çeşitli aygıtların temel düzeneğini taşıyan bölüm.
- Bitkilerde yaprak ve üreme organlarını taşıyan genelde toprak üstünde olan yapılar.
- Araçlarda motor, çatkı ve mekanik ergenlerin dışında kalan, görünen dış bölüm.
- Ağacın dalları ile kökü arasındaki bölümü.
- Bk. gövde
- Bkz. korpus, turunkus
- Trunk.
- Stem.
- Carcase.
- Carcass.
- Ground form.
- Hull.
- Frame.
- Torso.
- Fuselage.
- Stump.
- Chassis.
- Skeleton.
- Tige.
- Structure.
- Body.
- Bole.
- Housing.
- Copy body.
- Stock.
- Corpus.
- Shank.
- Theme.
- Former.
- Vehicle body.
- Head.
- Stamm
- Karosserie
- Carosserie
- Tige
- Corps
gövde
- Bir şeyin asıl bölümü.
- İnsan bedeninde baş, kol ve bacaklar dışında kalan bölüm.
- Hayvanlarda baş, ayak ve kuyruktan, ağaçlarda kök ve dallardan geri kalan bölüm.
- Kesilmiş hayvanın, sakatatları alındıktan sonraki durumu.
- İsim ve fiil köklerinden yapım ekleriyle türetilmiş kelime.
- Sesini elektrik ve yardımcı düzenekler aracılığıyla duyurabilen telli çalgıların içi dolu geniş bölümü.
- Bkz. korpus, turunkus
- Bk. kubuz.
- Alıcı, gösterici, basım aygıtı gibi çeşitli aygıtların temel düzeneğini taşıyan bölüm.
- Bitkilerde yaprak ve üreme organlarını taşıyan genelde toprak üstünde olan yapılar.
gövde açınığı
- Gövde yapmağa yarıyan "açınık.
- Voyelle thématique
gövde ağırlığı
- Dansçınıngövde ağırlığı.
- Weight of the body.
- Poids du corps