görgü ne demek?
- Bir toplum içinde var olan ve uyulması gereken saygı ve incelik davranışları, terbiye
İçinde yaşadığımız aynı çevre, aynı görgü, beni tamamıyla onlara benzetmiyor.
O. C. Kaygılı - Bir kimsenin, yaşayarak ve deneyerek elde ettiği birikim, deneyim.
Bu sanatçıların çoğunun başarısında dış ülkelerde edindikleri sahne görgü ve kültürü etken olmuştur.
Metin And - Görmüş olma durumu.
Görgü tanığı.
- Deneme, tecrübe.
- Good manners.
- Cultivation.
- Breeding.
- Etiquette.
- Convenances.
- Grace.
- Manners.
- Experience.
- Witnessing.
- Form.
görgü dansı
- Değişik dönemlerde moda olarak çıkan dansların tümüne verilen ad.
- Social dance.
- Danse de société
görgü fukarası
- Görgüsü az veya iyi olmayan (kimse)