gömme ne demek?
- Gömmek işi.
- Defnetme, tedfin.
- Mayalı, mayasız, yağlı veya yağsız olarak yapılan bir tür kül pidesi.
- Güzün veya kışın ekilen ekin.
- Üzerinde bulunduğu yüzeyin içine gömülmüş olan.
- Öldürülen bir kişiyi, C. Savcısının ya da ön yargıcın yazılı izniyle gömme.
- Inlaid.
- Built-in.
- Let-in.
- Flush.
- Sunken.
- Sunk.
- Burying.
- Burial.
- Committal service.
- Entombment.
- Inhumation.
- Interment.
- Sepulture.
- Funeral.
- Buried.
- Set-in.
- Recessed.
- Embedded.
- Engaged.
- Build-in.
- Sinking.
- Insertion.
- Embedding.
- Countersunk.
- Inset.
- Inserted.
- Inlay.
- Inlaying.
- Inlaid work.
- Impression.
- Inlet.
- Fitment.
- Built in.
- Bury.
- Committal.
- Nesting.
- Sepu.
- Burying, internment.
- Enterrement
gömmek
- Yerin altına koyarak üstünü toprakla örtmek.
- Bir ölüyü toprağın içine yerleştirmek, defnetmek
- Bir cenazeyi kaldırmak.
- Birinin cenaze törenine katılmak.
- Bir nesnenin içine yerleştirmek, batırmak
- Birinden daha çok yaşamak.
- Bury.
- Let in.
- Commit to the ground.
- Dig in.
gömme balkon
- Dış yüzeyden dışarı taşmayan, evin kullanım alanı içinde kalarak yapılmış balkon.
gömme banyo
- Çini vb. bir madde ile kaplanıp gömülü olarak yerleştirilmiş olan banyo teknesi
- Sunken bathtub.