gölge ne demek?
- Saydam olmayan bir cisim tarafından ışığın engellenmesiyle ışıklı yerde oluşan karanlık
Etrafına gölge salmayan, yemiş vermeyen hangi kütük baltadan kurtulur?
H. E. Adıvar - Güneş ışınlarından korunacak yer
Sakın kesme, gölgesinde yorgun çiftçi dinlensin.
M. Ş. Esendal - Ne olduğu anlaşılamayan karaltı, silüet
Pencereden dışarıya bir gölge çıktı, arkasından seğirttiler.
A. Gündüz - Resimde bir şekli cisimlendirmek için, onun ışık almaması gereken yerlerine vurulan az çok koyu renk.
- Röfle.
- Yetkisi olmadığı hâlde etkili olan.
- Birinin yanından hiç ayrılmayan kimse.
- Koruma, kayırma himaye.
- Bir gökcisminin güneş ışığını engellemesinden ileri gelen ışıksız uzay parçası.
- Almaç görüntülüğünde resmin temel konusunun hem bulunması gereken yerde hem de onun biraz yanında daha soluk olarak çift görünmesi durumu.
- Ghost (image), echo.
- Shadow.
- Shade.
- Silhoutte.
- Cloud.
- Dark.
- Simulacrum.
- Silhouette.
- Umbra.
- Shading.
- Ghost.
- Geisterbild, Echo
- Fantôme, image fantôme, écho (image)
- Ombre
gölge tiyatrosu
- Saydam bir perde üzerinde, arkadan kuvvetli bir ışıkla aydınlatılan oyuncuların gölgeleriyle yaptıkları gösteri.
gölge balığı
- Gölge balığıgillerden, büyük, eti lezzetli, Atlantik Okyanusu, Akdeniz ve Karadeniz'de yaşayan bir balık, taş levreği, minakop (Umbrina cirhosa).
- Alabalıkgillerden, uzunluğu 20-50 cm, sırt yüzgeci büyük, tatlı su balığı (Thymallus thymallus).
- Kemikli balıklar (Teleostei) takımının,gölge balığıgiller (Sciaenidae) familyasından, 50-70 cm kadar uzunlukta, Atlantik Okyanusu, Akdeniz ve Karadeniz'de yaşayan bir tür.
- Umbrina.
- Ombrine
- Umbrina cirrhosa
- Umbrina