göl ne demek?
- Oluşması genellikle tektonik, volkanik vb. olaylara bağlı olan, toprakla çevrili, derin ve geniş, tuzlu veya tuzsuz durgun su örtüsü
Gölün üstünde güneşin doğuşuna batışına, aylı gecelere doyum olmuyordu.
N. Cumalı - Yapay su birikintisi.
- Karalar üzerindeki çeşitli etkenlerle meydana gelen çukur yerlerin, zamanla sularla dolması sonucunda oluşan, suları tamamen boşaltılamayan, genellikle derin durgun su kütlesi.
- Lacustrine.
- Mere.
- Inland-waterway bill of lading.
- Water.
- Lake.
göl alabalığı
- Abant alabalığı.
- Salmo trutta abanticus
göl alası
- (Salmo lacustris) Kemikli-balıklar (Teleostei) takımının alabalıkgiller (Saimonidae) familyasından (bk.) bir balık türü. Uzunluğu 40-70 cm. Orta Avrupa ve Anadolu sularında yaşar.
- Kind of salmon trout.
- Seeforelle
- Salmon de lac