foul play ne demek?
- Kurallara aykırı oyun
- Faul
- Suikast, hainlik
- Hileli oyun
- Düzenbazlık
foul paper
- Yevmiye defteri
foul air
- Grizu
play
- Oynamak
- Eğlenmek
- Hareket etmek, sallanmak, kımıldanmak
- Çalgı çalmak
- Rol yapmak, temsil etmek, canlandırmak
- Kumar oynamak
- Su fışkırtmak (flskıye)
- Hortumla fışkırtmak
- Ateş etmek (top)
- Hareket ettirmek, gezdirmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
foul paperfoul airfoul bill of ladingfoul chargefoul copyfoul linefoulfoul mouthedfoul shotfoul spokenFouchet deneyifoudroyantfouettefoughtplayplay a double gameplay a good gameplay a hose onplay a hunchplay a lone handplay a partplay a practical joke on smbplay a practical joke on smb.play a trickplaplacabilityplacableplacardplacard to