fosil ne demek?
- Geçmiş yer bilimi zamanlarına ilişkin hayvanların ve bitkilerin, yer kabuğu kayaçları içindeki kalıntıları veya izleri, müstehase, taşıl.
- Düşünce, yaşayış biçimi vb. bakımlardan çağın gerisinde kalmış kimse.
- Taş ya da kayaların içerisinde rastlanan taşlaşmış, canlı ya da canlı parçalan. Taşıl.
- Jeolojik oluşumlar arasında kalmış, tarih öncesi organizmalardan geri kalmış, kömür, petrol, iskelet izi gibi kalıntıların toplu adı.
- Fr. Eski jeolojik devirlerde toprağa gömülerek kalmış bitki, hayvan; bunların parçaları veya izleri.
- Geçmiş yer bilimi zamanlarına ilişkin hayvanların ve bitkilerin yer kabuğu kayaçları içindeki kalıntıları ve izleri, taşıl.
- Fossil.
- Petrifaction.
- Fossil taşıl.
- Fossile.
- Fossil (n , adj.
- Matrix.
- Fossile
- Fossilis: kazmak
fosil bilimi
- (Yun. palaios: eski) Fosillerle yeryüzündeki eski hayatın incelenmesi. Paleontoloji.
- Fosilleri inceleyen, yaşları ve anatomik yapıları hakkında fikir yürüten bilim dalı, paleontoloji.
- Palaeontology.
- Paleontology.
- Paläontologie
- Paléontologie
fosil yakıt
- Jeolojik zamanlar boyunca yer'de oluşmuş yakıt.