forfeit ones bail ne demek?
- Kefalet hakkını kaybetmek
kefalet
- Kefil olma, kefillik
- Birinin borcunu ödememesi veya verdiği sözü yerine getirmemesi durumunda bütün sorumluluğu üzerine alma durumu
- Birinin borcunu ödeyeceğine ilişkin olarak üçüncü bir kişinin alacaklıya güvence vermesi.
- Bk. borçlancılık
- Surety.
- Bail.
- Security.
- Suretyship.
- Guarantee.
- Bailment.
forfeit
- Ceza olarak bir şeyin veya hakkın kaybedilmesi
- Ceza olarak kaybedilmiş
- Ceza olarak kaybetmek
- Kaybetmek, ceza olarak kaybetmek
forfeit money
- Cayma tazminatı
- Para cezası
ones
- Bir tane, biri, birisi, kimse, tek
- Pron. birinin, nin: -nin
bail
- Kefaletle tahliye
- Teminat
- Kefil
- Kefalet
- Bir kimseye kefalet ederek tahliyesini temin etmek
- Kefalete bağlanma
- Tekneye giren suyu kova vb. ile boşaltmak, suyunu boşaltmak (kayık)
- Mevkufu kefile teslim etmek
- Emanet etmek, tevdi etmek, sorumlu olmak
- Kayıktan su boşaltmaya mahsus tas
Türetilmiş Kelimeler (bis)
forfeitforfeit moneyforfeitableforfeitablenessforfeitedforfeiterforfeitureforfaiterforfaitingforfor ... personsfor a changefor a flashfor a little whileonesones bestones better halfones better selfones chief aversionones complementones daily breadones damnedestones days are numberedones level bestoneone a pieceone a.m.one act playone address