folding chair ne demek?
- Açılır kapanır koltuk
- Portatif sandalye
açılır
- Açılması olanaklı, açılabilir: açılır kapı.
- Açılabilir, açılabilen.
- Burst or split open, dehiscent.
folding camera
- Körüklü fotoğraf makinesi
folding bed
- Portatif karyola
chair
- Sandalye
- Sandalyeye oturtmak, makama geçirmek, yetki vermek, başkanlık etmek, yönetmek
- Başkan! (parlemento)
- Makam
- Kürsü
- Başkanlık sandalyesi
- Elektrikli iskemle
- Sedye
- Tahtırevan
- Rayı traverslere bağlamak için kullanılan bir cins destek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
folding camerafolding bedfolding doorfolding doorsfolding hoodfoldingfolding ladderfolding moneyfolding ratiofolding rulefoldfold downfold down backfold in ones armsfold mountainschairchair backchair bottomchair carchair conformationchair formchair liftchair of elijahchair smb. offchair without armschaim herzogchainchain adjusting screwchain and bucketchain armor