foil ne demek?
- Folyo
- Folyo ile sarmak, folyo döşemek
- Set çekmek
- Önlemek, engellemek, bozmak, itmek.
- Alüminyum folyo
- Eskrim kılıcı, meç.
- Engellemek, mâni olmak: şaşırtmak, işini bozmak
- Yaldız kâğıdı, alüminyum kâğıdı, aluminyum, kalay veya kurşun yaprağı, varak, ince maden tabakası (bak tinfoil)
- Avda avcıları saşırtmak
- Hayvan izi.
- Ayna sırı
- (kıymetli taş için) foya
- Kıyas ve karşıtlık için gösterilen kimse veya şey
- Yaprak, yaprak şeklinde süs
- Zıt nitelikte bir şeyin yanına koyarak kıymetini ortaya çıkarmak.
folyo
- Folyo kâğıdı.
- Kâğıdı.
- Kalınlığı genelde 0,15 mm'yi geçmeyen çok ince metal levha.
- Silver paper.
- Foil.
- Leaf.
foil backed
- Folyo kaplı
foil trick
- Foya