flip ne demek?
- Fiske vurmak
- Çevirmek (sayfa, disk)
- Fiske vurmak
- Darılmak, kırılmak
- Fiske, hafif vuruş
- Alkollü bir çeşit içki
- Arsız, küstah
- Aklını kaçırmak, çıldırmak
- Kafayı yemek
- Kısa uçak yolculuğu
fiske
- Parmak uçlarıyla yapılan hafif vuruş.
- İki parmak ucu ile tutulabilen miktarda olan.
- İnsan derisinde herhangi bir sebeple ortaya çıkan ufak ve içi su dolu kabartı.
- Flick.
- Flip (with finger.
- Inch (of salt.
- Pimple.
- Blister.
- Fillip.
- Flip.
flip a coin
- Yazı tura atmak (bir şeyin sonucunu belirlemek için, karar vermek için)
flip and rotate
- Döndür ve çevir