flaws ne demek?

  1. Atkı hatası

atkı

  1. Soğuğa karşı omuzlara, başa, sırta veya boyna alınan örtü
  2. Bazı kadın ayakkabılarında ve çocuk patiklerinde ayağın üstünden geçen, yandan iliklenen ince uzun parça.
  3. Kapı ve pencerelerin yapımında üst tarafa konan ağaç, taş veya beton destek, üst eşik.
  4. Dokuma tezgâhlarında mekikle enine atılan iplik, argaç.
  5. Büyük yaba.
  6. (en)Scarf.
  7. (en)Shawl.
  8. (en)Weft.
  9. (en)Shoe-buckle.
  10. (en)Wrap.

flaw

  1. Yarık, çatlak, çatlaklık, rahne
  2. Sakat, kusur, defo
  3. Ayıp
  4. Çatlatmak, sakatlamak
  5. Sakat olmak, defolu olmak
  6. Çatlamak
  7. Birdenbire çıkan geçici ruzgâr, bora
  8. Rüzgârın yönünün değişmesi
  9. Çatlatmak, yarmak, sakatlamak, zarar vermek, hasara uğratmak

flawed

  1. Özürlü, sakat
  2. Eksik, bozuk, çatlak
  3. Zarar vermek, hasara uğratmak
  4. Sakatlamak
  5. Arızalı, kusurlu
  6. Çatlatmak, yarmak

Türetilmiş Kelimeler (bis)

flawflawedflawlessflawlesslyflawlessnessflabflabbergastflabbergastedflabbergastingflabbily
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın